28 Temmuz 2011 Perşembe

NERDEN NEREYE

http://ejderhalaryalansoylemez.blogspot.com/2011/07/cocugun-dili-masal-ve-oyun.html
Sabahları bilgisayarı açar açmaz kontrol ettiğim bloggerlar vardır: ayyy umarım bişeyler yazmıştır yine diyerek. Ve yazmışsa aç birinin tadına vara vara yemek yediği, susuz birinin kana kana su içtiği gibi okurum yazıları. Kimi an gülümserim, kimi an gözlerim dolar, kimi an kahkahalar atarım, kimi an aleni ağlarım okurken....ve bütün bunlar bazen klinikte olur ama ben hiiiç umursamam. Blog dünyası belki de gerçekten ben olabildiğim yegane yerken kimin ne diyeceğine pek takılmam; keyfini sürerim bu yazı olarak ekranıma düşmüş harika düşüncelerin.
Sevgili Fortunata da bunlardan biridir. Bu sabah su içer gibi okudum yazısını. Güldüm, gülümsedim, onayladım, takdir ettim ama en önemlisi bana geçmişimi hatırlattı ve aklımda uçuşan güzel düşünceleri yazıya dökmemi sağladı. O kısacık yazı o kadar çok ilham verdi ki bana, aklıma gelenleri yazsam sayfalar yetmez. Ben işte böyle sayfalara, ömürlere sığmayacakları kısacık bir yazıda anlatıverenleri ayrı bir severim. İçinde hiç övünme içermeyen, yeri gelip kendi ile dalga geçebilen yazıları.
Devamı sonra........................................

2 yorum:

tutsak dedi ki...

Teşekkürler Fortuna yı okumama vesıle olduğun için
Aşk olsun.

guguk kuşu dedi ki...

Bu bir zincir tutsak abim, bana da bir başkası vesile olmuştu. o gün bu gündür zevkle takip ederim kendisini.