23 Eylül 2012 Pazar

 
Sonbaharın huzuru, yanan odun kokusu, mum ışığı, köyümdeki ceviz ağacı, yeni kitaplarımı torbada taşıma heyecanı, kedinin mırıltısı, sobanın üstündeki güğümün cızırtısı, pişmekte olan biber dolmasının kokusu........
İşte bu kadar

7 yorum:

tutsak dedi ki...

Hele bir de o soba, kuzine ise, fırın bölümünden bir de pişmekte olan ekmek kokuları geliyorsa.... :)

Pinhan dedi ki...

ohh miss, ne kadar güzel anımız var değil mi yaşadığımız zorlukların yanında.. arada hatırlamak lazım o 'anları', hatırlatmak lazım dostlara tıpkı senin gibi:)

guguk kuşu dedi ki...

sevgili pinhan, kendimce sıkıntılı bir ana maruz kaldığımda o anın içine girip orda takılıp kaldığımı farkettim, takılınca, büyüttükçe büyüttüğümü....ve sonra nefes alamadığımı...ve yürürken yanan odun kokusu beni kendime getirdi. ne zaman bu kokuyu duysam köyüm geliyor aklıma, köyümü hatırlasam huzur gelip yerleşiyor yüreğime. ben de devam ettim.. sonbahar, sobanın sesi, ..... iyi geldi sonra akşam ortanca kızımın küçük kzım için mumlar yakıp şamdanlara koyduğunu görünce bunu ne kadar zamandır yapmadığımı ve ne kadar özlediğimi farkettim...neyse işte sonra da sizinle paylaşmak güzel olur diye düşündüm. bugün daha iyiyim. seni gördüğüm için daha da iyi oldum:)

. dedi ki...

Daha ne olsun :))
Musmutlu günler dilerim canım ;)

guguk kuşu dedi ki...

hep beraber:)

. dedi ki...

İnşaAllah ;)

guguk kuşu dedi ki...

Herdaim Allahı harırlatan dostlardan Allah razı olsun:)