Günün aydın olsun Guguk Kuşu, Öncelikle bu yorum notu değil sabah ki önerinin cevabı. ( buradan yazıyorum çünkü kullandığın mail adresinin hangisi olduğundan emin olmamadım. )
'Bu hayat yaşamak için bizi kullanıyor'tamam. Benim sorunum kendimi dibine kadar kullandırmaktan vazgeçmeyi öğrenememiş olmam. Dün Erdo ' Çok ciddi şeyler düşünüyorsun. Böyle giderse kafayı yiyeceksin. '' dedi. Ne yapayım lay lay lom, hayat bayram modunda mı yaşayayım? diye sorunca da ' Evet!' dedi.Peki bu sabah ne oldu. Dün bunları konuşmuş, teslim olmaya karar vermiş olan Özgür şu anda gözler ağlamaktan şiş, kafa kendini taşıyamayacak kadar dolu iş yerinde. Bu hayatın zoru benimleyse tamam. Ama çocuklarla ilgili bir şey olunca ayarlarım tamamen bozuluyor. Sabah uyandığımdan beri bir çocuk bedeninde, tüm bildiklerimle oradan oraya savrulup duruyorum. Nefesim dar, dilim lal, öfkem tüm dünyaya. Bu kadar büyük bir şeyle, hayatla başedebilmeyi öğrenebilecek miyim sence? Bak tüm bunlarla beraber gene anneme tosladım. Çünkü hiç bilemedim ben ilkokuldayken, lisedeyken gözümde ki bir bakış için benim susadığım, uğruna canımı verebileceğim gibi şeyler hissetti mi? Bir yanım ki çok büyük tarafı, evet, nasıl şüphe edebilirsin Diyor. Ama o büyümeyen yanım duymadığı, dokunulmadığı için bunu hayatım boyunca bilemeyecek. Ve o eksikliği yaşatmamak için kendi çocuklarım için özellikle son bir ayda olduğu gibi hayatın benimle oynamasına ve acı, endişe içinde kıvrandırmasına izin vereceğim.
Durum raporum bu işte sevgili Guguk Kuşu. Birine yazmış olduğun yorumda okumuştum, telefonla görüşmekten, büyüyü bozmaktan korktuğunu. İşte canım kelimeler dökebileceğim bunlar, bu kadar. Ama tüm samimiyetimle, sanal alemdeki sanallığın tüm zırvalığından sıyrılmış olarak bilmeni istiyorum, samimiyetini, olgunluğunu, duruşunu nasılsa hissedebiliyorum. Bu duygu için bile hakkın var artık üzerimde. Hoşçakal. Rabbime emanet.
kardeşim:) anne ya da baba, ve hatta anne ve baba özürlü insanlar, sen ve ben gibi, kanadı kırık kuşlar gibidir. uçmaya çalışır uçamaz, yerde yürümeyi kendine yediremez...debelenri, kendini kemirir durur. kendini kemirirken etrafını da kemirir. ben de buaralar pek farklı değilim. hah tamam oluyor dediğim bir zamanda tekrar tekrar kendime toslamaktan aptala döndüm. Acaba bu kendini kandırmaca mı? yani annem yoktu babam şöyleydi masalı, ben zayıf, beceriksiz, korkak, başbelası biri miyim zaten? inan bunu sıklıkla düşünüyorum ve inanıyorum da buna zaman zaman, kimbilir??????? hep inanmışımdır kurban rolü oynayan, kuzu postu giymiş tilkiler olabilirmiyiz diye???? öfff yazarak iletişmek çok zor, atlasan gelsen......kahve içsek, konuşsak, konuşsak, kimbilir belki sadece kendimizi değil, evreni bile kurtarırız:) bazen bir el, bir omuz, bir kucak lazım...hiç birşey hallolmasa bile bu yeter belki:)
Sanıyorum böyle giderse bir avazda oralarda olacağım zaten. Dediğin gibi kelimeler yetmiyor bazen. Geçen aynı şeyi Ebru'yla yazışırkende yaşadım. Ulan neresinden tutsam da doğru ifade edebilsem diye parçaladım kendimi. Nasip olur inşallah. İçimizde ki dünyaları kurtarabilsek, paylaşsak o bile yeter be Guguk Kuşu. Kimbilir belki bir gün, bir telefonun ucundan gelecek nefesle alırım elime biletimi varırım neredeysen oraya, kim bilir?
Herkes hep ayni yoldan geciyro sanirim. O kadar cok agladim ki Tanri diye birsey varsa simdi orda oturmus benimle dalga geciyor, al bakalim bu sorunun ustesinden gelebilecek misin simdi diye test atiyor, gecemeyince de kis kis guluyor, sonra al buna bak bakalim diyor, gecince, haa gectin mi hadi bakalim becerebilirsen bunu gec diyor, boyle Tanri mi olur, OLMAZ diye karar vermistim. Daha bugun biri oturmaya geldi, bastan anlattim, "hikayemi" hayretler icinde dinledi. Ne kadar cok olay, sorun, vs vs . Hikayemdi o benim :) Ne zamanki ben ve hikayem ayriymis anladim, sonra hikaye degmemeye basladi yavas yavas, sonra hikaye bogmamaya basladi yavas yavas. Hayatla kavgali halim bitti sonra. Insanin golgesiyle kavga etmesi gibiydi cunku. Biraz nefeslenmek lazim, biraz geri cekilmek, bu kadar girdabin icinde hickimse duzgun goremez ki zaten. Allah yardimciniz olsun! Ama bildgim bir sey varki Neylerse guzel eyler. Ve aslinda ben bir kurban da degilmisim :)
Mutlu bir gün ve hafta dilerim (gerçi ikinci güne ulaştık ama :P) Fotoğrafı beğendim çünkü Almanya`nın genel durumunu güzel yansıtmış sanki ;) Sevgiler...
can uma , canım uma:) Hikayemdi benim..demişsin ya ben de bugün eckart tolle videosunu yayınlıyorum sevgili düşüm sayesinde ulaştığım bu vide seninle daha bir anlamlı oldu çünkü:)
10 yorum:
Kuşum iyi haftalar sıcacık geldin yine
Günün aydın olsun Guguk Kuşu,
Öncelikle bu yorum notu değil sabah ki önerinin cevabı. ( buradan yazıyorum çünkü kullandığın mail adresinin hangisi olduğundan emin olmamadım. )
'Bu hayat yaşamak için bizi kullanıyor'tamam. Benim sorunum kendimi dibine kadar kullandırmaktan vazgeçmeyi öğrenememiş olmam. Dün Erdo ' Çok ciddi şeyler düşünüyorsun. Böyle giderse kafayı yiyeceksin. '' dedi. Ne yapayım lay lay lom, hayat bayram modunda mı yaşayayım? diye sorunca da ' Evet!' dedi.Peki bu sabah ne oldu. Dün bunları konuşmuş, teslim olmaya karar vermiş olan Özgür şu anda gözler ağlamaktan şiş, kafa kendini taşıyamayacak kadar dolu iş yerinde. Bu hayatın zoru benimleyse tamam. Ama çocuklarla ilgili bir şey olunca ayarlarım tamamen bozuluyor. Sabah uyandığımdan beri bir çocuk bedeninde, tüm bildiklerimle oradan oraya savrulup duruyorum. Nefesim dar, dilim lal, öfkem tüm dünyaya.
Bu kadar büyük bir şeyle, hayatla başedebilmeyi öğrenebilecek miyim sence? Bak tüm bunlarla beraber gene anneme tosladım. Çünkü hiç bilemedim ben ilkokuldayken, lisedeyken gözümde ki bir bakış için benim susadığım, uğruna canımı verebileceğim gibi şeyler hissetti mi? Bir yanım ki çok büyük tarafı, evet, nasıl şüphe edebilirsin Diyor. Ama o büyümeyen yanım duymadığı, dokunulmadığı için bunu hayatım boyunca bilemeyecek. Ve o eksikliği yaşatmamak için kendi çocuklarım için özellikle son bir ayda olduğu gibi hayatın benimle oynamasına ve acı, endişe içinde kıvrandırmasına izin vereceğim.
Durum raporum bu işte sevgili Guguk Kuşu. Birine yazmış olduğun yorumda okumuştum, telefonla görüşmekten, büyüyü bozmaktan korktuğunu. İşte canım kelimeler dökebileceğim bunlar, bu kadar. Ama tüm samimiyetimle, sanal alemdeki sanallığın tüm zırvalığından sıyrılmış olarak bilmeni istiyorum, samimiyetini, olgunluğunu, duruşunu nasılsa hissedebiliyorum. Bu duygu için bile hakkın var artık üzerimde. Hoşçakal. Rabbime emanet.
güzel fotoğraf
kardeşim:)
anne ya da baba, ve hatta anne ve baba özürlü insanlar, sen ve ben gibi, kanadı kırık kuşlar gibidir. uçmaya çalışır uçamaz, yerde yürümeyi kendine yediremez...debelenri, kendini kemirir durur. kendini kemirirken etrafını da kemirir. ben de buaralar pek farklı değilim. hah tamam oluyor dediğim bir zamanda tekrar tekrar kendime toslamaktan aptala döndüm.
Acaba bu kendini kandırmaca mı? yani annem yoktu babam şöyleydi masalı, ben zayıf, beceriksiz, korkak, başbelası biri miyim zaten? inan bunu sıklıkla düşünüyorum ve inanıyorum da buna zaman zaman, kimbilir???????
hep inanmışımdır kurban rolü oynayan, kuzu postu giymiş tilkiler olabilirmiyiz diye????
öfff yazarak iletişmek çok zor, atlasan gelsen......kahve içsek, konuşsak, konuşsak, kimbilir belki sadece kendimizi değil, evreni bile kurtarırız:) bazen bir el, bir omuz, bir kucak lazım...hiç birşey hallolmasa bile bu yeter belki:)
Sanıyorum böyle giderse bir avazda oralarda olacağım zaten. Dediğin gibi kelimeler yetmiyor bazen. Geçen aynı şeyi Ebru'yla yazışırkende yaşadım. Ulan neresinden tutsam da doğru ifade edebilsem diye parçaladım kendimi. Nasip olur inşallah. İçimizde ki dünyaları kurtarabilsek, paylaşsak o bile yeter be Guguk Kuşu. Kimbilir belki bir gün, bir telefonun ucundan gelecek nefesle alırım elime biletimi varırım neredeysen oraya, kim bilir?
ben sizi okurken 'seviyorum ben bu kadınları ya' dedim durdum. vakitsizim yoksa yazacaktım uzun uzun.
Herkes hep ayni yoldan geciyro sanirim. O kadar cok agladim ki Tanri diye birsey varsa simdi orda oturmus benimle dalga geciyor, al bakalim bu sorunun ustesinden gelebilecek misin simdi diye test atiyor, gecemeyince de kis kis guluyor, sonra al buna bak bakalim diyor, gecince, haa gectin mi hadi bakalim becerebilirsen bunu gec diyor, boyle Tanri mi olur, OLMAZ diye karar vermistim. Daha bugun biri oturmaya geldi, bastan anlattim, "hikayemi" hayretler icinde dinledi. Ne kadar cok olay, sorun, vs vs . Hikayemdi o benim :) Ne zamanki ben ve hikayem ayriymis anladim, sonra hikaye degmemeye basladi yavas yavas, sonra hikaye bogmamaya basladi yavas yavas. Hayatla kavgali halim bitti sonra. Insanin golgesiyle kavga etmesi gibiydi cunku. Biraz nefeslenmek lazim, biraz geri cekilmek, bu kadar girdabin icinde hickimse duzgun goremez ki zaten. Allah yardimciniz olsun! Ama bildgim bir sey varki Neylerse guzel eyler. Ve aslinda ben bir kurban da degilmisim :)
Ben bi bitki çayı alabilirim canım :)))
Mutlu bir gün ve hafta dilerim (gerçi ikinci güne ulaştık ama :P)
Fotoğrafı beğendim çünkü Almanya`nın genel durumunu güzel yansıtmış sanki ;)
Sevgiler...
sevgili zişuur, bitki çayın hemmenn hazır:)ben karadenizliyim dolayısıyla yağmuru çook severim.
can uma , canım uma:)
Hikayemdi benim..demişsin ya ben de bugün eckart tolle videosunu yayınlıyorum sevgili düşüm sayesinde ulaştığım bu vide seninle daha bir anlamlı oldu çünkü:)
Yorum Gönder